Sera gazı emisyonu konusunda pek çok devlet henüz hukuki bir düzenleme yapmadığı için bazı uzmanlar havadan karbondioksiti alma teknolojileri üzerine çalışmaya başladılar. MIT'de yapılan bir çalışmaya göre en azından yakın bir gelecekte bu çalışmaların gerçekçi sonuçlar vermesi pek de mümkün değil; zira maliyetler emisyonu kaynağında azaltma maliyetinin çok üzerinde.
MIT Enerji insiyatifinden Howard Herzog'un bu hafta National Academy of Sciences
raporlarında İnşaat ve Çevre Mühendisliği'nden Kurt Zenz House ve Kaliforniya- Berkeley ve Stanford Üniversitelerinden C12 Enerji grubu ile birlikte bu hafta yayınladığı makalelerinde bu duruma dikkat çektiler. Benzeri bir analiz American Physical Society tarafından da yapılmıştı. Herzog analiz sonuçlarına göre karbon yakalama sistemlerinin maliyeti en iyi şartlarda ton başına karbon azaltma maliyetinin 8 katı civarında.
Havadan karbondioksit çekmek için ton başına 300 kat fazla havayı işlemden geçirmeniz gerekiyor. Bu da havadaki karbondioksit konsantrasyonundan kaynaklanıyor. Yapılan pek çok çalışma göstermiş ki bir karışımın bileşenlerinden birini bu karışımdan çekmenin maliyeti ise çekmek istediğiniz maddenin karışım içindeki orjinal konsantrasyonu ile ters orantılı. Dolayısıyla dış ortamdaki havada karbondioksit oranı düşük oladuğu için egzos gazına göre Karbondioksit çekme maliyeti çok yüksek.
Stanford Universitesi, Enerji Kaynakları Mühendisliği Yrd. Doç. Jennifer Wilcox'un söylediğine göre havadan karbondioksit çekme işlemi özellikle de fosil kaynaklı enerji ile yapılırsa, tam tersine karbondioksit oranında net artışa neden olur.
Kısacası yeni agaclar dikerek havadan karbondioksit azalmasını sağlamak ekonomik bir yöntem olarak görülebilir ama bunun dışında emisyon azaltılmasını sağlamaktan başka çıkar yol yok gözüküyor ve yakın vadede de olmayacak.